• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cheeselifemagazine
  • https://www.twitter.com/@cheeselifemaga1
  • https://www.instagram.com/cheeselifemagazine1
  • https://www.youtube.com/channel/UCVphzDSCv172cvqPtzyw-4A
Tahir S. YAVUZ
tahir@atafen.com.tr
ET HAYVANCILIĞI ARAŞTIRMA MERKEZİ
13/11/2018
ABD’nin Nebraska Eyaletinde kurulu MARC= Meat Animal Research Center= Et Hayvancılığı Araştırma Merkezi var. Bulunduğu yere göre kısaca “Clay Center” adı da veriliyor.  Burada ABD Tarım Bakanlığı ile Nebraska Üniversitesi işbirliği sayesinde et hayvancılığı üzerinde çeşitli araştırmalar sürdürülüyor.  Merkezin resmi adı “Roman L.Hruska U.S.MARC” olarak biliniyor. Adını kurucusu olan Nebraska Senatörü Roman L.Hruska’dan almış.
 
İkinci Dünya savaşı öncesi ve sırasında uçak hangarlarının bulunduğu büyük arazi savaştan sonra boşa çıkmış.  Senatör Hruska büyük çabalardan sonra hükümeti ikna ederek 1960 yılında arazinin besicilik ve et sektörüne hizmet vermesi amacıyla Nebraska Üniversitesine tahsisini sağlamış.  Merkezde sığır, koyun ve oralarda eti yendiği için domuz üzerinde araştırmalar yapılıyor.
 
Yıllar içerisinde etçi sığır ırkları, etçi sığır ırklarının melezleri, melezlerin hangilerinin daha iyi ağırlık artışı sağladığı, hangi ırkların hangisiyle melezlenmesinin başarılı sonuçlar verdiği araştırılmış.
 
Bu merkezde araştırmalar en ince ayrıntılara kadar götürülüyor.  Sadece yemden yararlanma ve günlük canlı ağırlık artışı değil, mermerleşme, et lezzeti, kıymetli etlerin oranları, kıymalık kısımların maliyeti, et rengi gibi konular da ele alınıyor.  Merkez içinde araştırma amacıyla küçük bir mezbaha var.  Buzağılar doğumlarından besi sonuna kadar dikkatle izleniyorlar.  Hangi ırk veya melezleri daha kolay doğuruyor? Annelik içgüdüleri nasıl oluyor? Hangi etçi ırk veya melezlemelerinden elde edilenler uygun karkas ağırlığına daha erken ulaşıyor?  Testis çevresi ile boğaların döl verimi arasındaki ilişki nedir? Buna benzer  konuların yanıtları bu merkezdeki bilim adamları tarafından aranıyor.  Ayrıca; mikroçip ve bilgisayarlar tarafından yenilen yem miktarı, bir dananın günde kaç kez yemliğe gidip, kaç dakika yemlik önünde zaman geçirdiği gibi konular da ele alınıyor.
 
Diğer yandan besi yerindeki gölgelik, serinletme sistemleri, gübre temizliği gibi konularda da çalışmalar yapılıyor.  Karkasta grading (Karkas değerlendirmesi, Karkasın sınıflandırılması) konusundaki çalışmalara ağırlık veriliyor.  Yağlanma, kabuk yağı, yağların kas lifleri arasındaki dağılımı konusunda gerek ırk, gerekse yemleme yönünden detaylı araştırmalar yapılıyor.
 
Bu konuların bir çoğu ülkemiz için yenidir.  Bazılarının adı bilinir, ama uygulamaya konulmuş değildir.  Halbuki etçi ırklarla biz de tanışıyoruz ve karkas grading sistemi bir gün bize de gelecek. Böyle bir merkezin ülkemizde de kurulması düşünülmelidir.  Bu konu gündeme getirilmeli, mümkünse, bilim adamlarının MARC, Clay Center da meslektaşlarıyla görüş alışverişi yapmaları sağlanmalıdır.
 
İkili, üçlü melezlemeler yapılarak elde edilen ilerlemeler, karkas kalitesi ve yemden yararlanma özellikleri incelenmeli, ülkemizde bu yönde yapılacak çalışmalara ışık tutulmalıdır.  MARC çalışmalarından fayda gören besicilik ve et sektörüdür.
 
Irk  ve melezlerine göre, besi şekline göre yağlanma, et/kemik oranı, randıman gibi konuların karşılaştırmalı analizleri yapılırsa bundan besicilik sektörü, et işleyenler, kasaplar, üreticiler ve tüketiciler büyük yarar sağlarlar.
 
Ek olarak; çok sayıda bilim adamı akademik kariyerleri için materyal temin etmiş olurlar.
 
Ülkemizde böyle bir araştırma merkezine şiddetle ihtiyaç vardır.  Clay Center veya benzeri bir model örnek alınarak “Et Hayvancılığı Araştırma Merkezi” kurulması yönünde düşüncelerin dile getirilmesi yararlı olacaktır.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yukarıdaki yazıyı 2 Eylül 2014 tarihinde yazmıştım ve medyada yayınlanmıştı.
Bugünlerde ihtiyacın tekrar gündeme geldiği düşüncesiyle, bir kez daha yayınlamayı uygun gördüm. ABD böyle bir araştırma merkezine gerek duymuş. 1960 yılında hayata geçirmiş. Hala devam ediyor. Ülkemizdeki durumu göz önüne aldığımızda bizim çok daha fazla ihtiyacımız olduğu ortadadır. Hatta geç kalınmıştır.


933 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

TOKSİN BAĞLAYICILAR - 29/11/2018
Kaba ve tane yemlerde küf—mantar olduğunda, bunların toksinleri hayvanlarımıza büyük zararlar veriyor. Bazı toksinler süt ile insanlara da geçiyor.
Geviş Getirenlerde Kıl Yumakları - 20/11/2018
Geviş getiren hayvanların işkembelerinde veya midelerinde bazen taşlaşmış kıl yumakları oluşur ve ölüme sebep olabilir. Bu kıl yumaklarına “bezoar” adı verilmektedir.
Buzağının Gözü - 07/11/2018
Buzağının gözü bize çok bilgi verir. Yeni doğanlarda ve buzağılık döneminin ileri günlerinde değişik sorunlar karşımıza çıkabilir. Sorunların bir kısmı doğrudan göz ile ilgili olabileceği gibi, bir kısmı da başka hastalıkların belirtisidir.
Kırmızı Et Üretebilecek miyiz ? - 30/10/2018
Kırmızı et üretimimiz yetersiz kalıyor. İthalata muhtacız. İşin içindekiler yılda 400.000 ton et açığımız olduğunu söylüyorlar.
İthalata İhtiyacımız Olmamalı - 22/10/2018
Ülkemizdeki kırmızı et açığını kapatmak üzere ithalat yapıyoruz. İthalata ihtiyacımız olmayacak şekilde üretim modelleri geliştirmeliyiz.
Buzağılarda Salmonellosis - 16/10/2018
Salmonellosis (Salmonelloz) tüm sıcak kanlı hayvanlarda görülebilen, insanlara bulaşma potansiyeli olan, yüksek oranda bulaşıcı, ölümcül bir hastalıktır. Hastalık etkeni Salmonella adı verilen gram negatif bir bakteridir.
Çiğ İnek Sütünde Protein Oranı - 13/10/2018
Çiğ inek sütünde protein oranı, birçok verim özelliğinde olduğu gibi, genetik ve çevre ile ilgili olarak değişiklik gösterir.
Milk Income Loss Contract - 01/10/2018
MILC İngilizce Milk Income Loss Contract kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltma. Süt Gelir Kaybı Sözleşmesi anlamına geliyor.
Çene Altında Şişlik - 24/09/2018
Hayvanların çene altında şişlik (ödem = su toplanması) bir hastalık değil, belirtidir. Bu belirtinin ortaya çıkması ile birçok hastalıktan şüphe edilebilir.
 Devamı